AHEF: TTB ANLAŞILAMIYOR TTB ANLAŞILAMIYORAHEF AİLE HEKİMLERİ VE AİLE HEKİMLİĞİ İÇİN VARDIR
2008 yılında kurulan AHEF Aile Hekimlerinin çıkarlarını savunmayı kendisine temel gaye edinmiştir. Buradan hareketle Aile Hekimlerini temsil eden onların çıkarlarını savunan, aile hekimliği sisteminde üyeleri aleyhinde gelişebilecek ve gelişmesi muhtemel her türlü durumda önceden tedbir alan bir sivil toplum örgütüdür. Daha önce üyelerine yönelik olarak uygulamaya koyulmaya çalışılan nöbet uygulamasında da gereken girişimlerde bulunmuş ve bu girişimler sonucunda da kalkan genelge olarak tabir edebileceğimiz Sağlık Bakanlığı genelgesinin çıkarılmasını sağlamıştır. Aynı zamanda nöbet uygulaması ile ilgili kanun aleyhinde de Ana Muhalefet partisi aracılığıyla Anayasa Mahkemesine iptal davası açılmıştır.
Anayasa Mahkemesinin davaları sonuçlandırma süresi ortalama iki yıl olduğuna göre bu iki yıllık süreçte keyfi uygulamalara mahal vermemek için bu genelgenin önemi daha iyi anlaşılacaktır. Bu genelgenin iptali durumunda keyfi uygulama yolu tercih edilirse bunun aile hekimleri açısında faturası ağır olacaktır. Böylece genelgenin iptali sonucu aile hekimleri ağır bir yükün altına girebilme durumuyla karşı karşıya kalacaklardır ve sonucunda tepkileri de bu durumda payı olanlara karşı ağır olacaktır.
TTB aile hekimleri için bu kadar hayati olan bir genelgeyi, AHEF’in fikrini alma gereği duymadan, sonuçlarını hesap etmeden yürütmeyi durdurma istemli iptal davası açmıştır. Aile hekimleri açısından bu durumun yaratacağı vehameti fark eden AHEF Yönetim Kurulu başkanı Sayın Dr. Murat Girginer, TTB’yi uyarmak ve durumun ciddiyetini anlatmak için TTB Merkez Konseyi başkanından görüşme talep etmiştir. Dr. Girginer’in bu talebi o sırada bir takım gerekçelerle geri çevrilmiştir. Bunun üzerine Başkanımız Dr. Girginer yaşadıkları bu durumu, meslektaşları ile paylaşmış ve böylesine hukuk dışı bir uygulamayı hafifletme çabalarının bir sonucu olan Sağlık Bakanlığı genelgesinin iptali konusunda TTB tarafından yapılmış bir girişimin geri çekilmesi konusunu Sayın TTB Başkanı ile konuşma talebinin karşılanmadığını söylemiştir. Aile hekimleri açısından bu derece hayati olan bir konuda TTB Başkanından samimi ve ivedi bir yaklaşım görme talebi 20. 10.2012 tarihinde TTB Merkez Konseyi tarafından “ Yanlış ve yanıltıcı bilgiler “ olarak değerlendirilmiştir. Kurumsal ilişkiler kişisel konuşmaların ve yazışmaların gölgesinde kalmamalıdır. Bu bağlamda AHEF Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Dr. Murat Girginer’in bu kamuoyu paylaşımının TTB Merkez Konseyi imzalı bir yazı ile olumsuz bir sürece çekilme riskinin oluşturulmasını bir talihsizlik olarak görüyoruz.
Aile Hekimliği yapmakta olan meslektaşlarımızın her türlü hukuki ve sosyal zeminde korunması ve çıkarlarının gözetilmesi federasyonumuzun asli görevidir. Bu gerekçe ile TTB Merkez konseyinin aile hekimleri ile ilgili attığı her adımda kurumsal işbirliği içerisinde olmaya davet ediyoruz. Tarafımızdan bu süreç ile ilgili yapılmış resmi açıklamanın hekimlerin mesleki çıkarlarını korumayı ve gözetmesini görev edinen bu iki büyük kurumun birlikte çalışmaya daveti olarak algılanması kurumsal ilişkilerin zedelenmesine neden olacak açıklamaların yerine kurumsal iş birliğini sağlayacak ortak çalışma zeminlerinin hazırlanması gerektiğini vurgulamak istiyoruz.
Özünde aynı fikirde, aynı amaçla kurulmuş iki büyük sivil toplum örgütünün karşı karşıya getirilmesine müsaade etmeyeceğiz. Biz AHEF olarak bugüne kadar aile hekimlerinin çıkarlarından başka çıkar gözetmedik. Bizler hekimlik camiasını diğer sivil toplum örgütlerinden kurumsal destek, işbirliği beklerken TTB’nin bu köstekleme çabasını anlamakta zorluk çekiyoruz. Bu girişimin altında bir art niyet aramaya da kalkmak istemiyoruz. Bizler her geçen gün kamuoyu önünde yükselen AHEF’in itibarının zedelenmeye çalışılıp çalışılmadığını da sorgulamak istemiyoruz. Aile hekimliğini temsil eden böylesi yüksek itibarlı bir sivil toplum örgütü varken, onun görüşü alınmadan neden birileri sonuçlarını hesap etmeden böyle bir girişim de bulunmak istemektedir? Böylesi yüksek temsil kabiliyeti olan bir camiayı muhatap almayarak kamuoyu önünde pasif göstermek mi istiyorlar? Bunları sorgulayacak ne zamanımız var ne de bunlar bizi ilgilendiriyor. Bizleri ilgilendiren tek konu aile hekimlerinin çıkarlarıdır; gerisi teferruattır. 21.000 aile hekimin temsil eden böylesi sosyal statüsü yüksek bir sivil toplu örgütü olan AHEF’i ne kişisel polemiklerin içine çekilmesine nede basit rekabet ortamına çekilmesine izin vermeyiz. Daha etkin, daha verimli çalışmak adına kimsenin kimseyi kısıtlamasına, etkisiz hale getirmesine, bölünmelere asla izin vermeyiz. Böyle bir ortamın en büyük zararının hekimlik camiasına olacağının ve AHEF’in her geçen gün yükselen itibarını zedeleyeceğinin farkındayız. Bizler büyük bir meslek grubunu temsil ediyoruz ve kararlarımızı kendi irademizle ve temsil ettiğimiz 1.Basamaktaki Aile hekimleri adına alıyoruz. Bundan sonra da böyle olacaktır.
Hukuk Mevzuat komisyonumuzun ve Hukuk müşavirliğimizin bu konudaki teknik görüşünü sunuyoruz:TIKLAYINIZ. TTB nin AHEF e gönderdiği anlaşılamayan yanıt:TIKLAYINIZ
Saygılarımızla,
AHEF YÖNETİM KURULU YAZININ LİNKİ:http://www.ahef.org.tr/Haber/97/TTB-ANLASILAMIYOR.aspx#.UJDmHG83ndA
|
4214 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |